FIZIK ve KIMYA



FIZIK


Fizige gelince ; Ahmed bin Mûsâ, "Harika Düzenler" adli eserlerinde 100 kadar otomatik kontrol sistemli âletin seklini cizdi. Ebû´l Iz Ismail el-Cezerî (?-1206)ise, Kitâbü´l Hiyel adindaki eseriyle sibernigin kurucusu oldu.
optik ilminin temellerini atan Ibni Heysem (965-1051) Görüntüler Kitabi´yla Roger Bacon (1214-1294), Kepler (1571-1630) ve Leonardo (11452-1519) gibi bilginlerin calismalarina rehber oldu. 600 sene ilim dünyasinda kaynak eser olarak kaldi. Isigin küevî aynalarda yansimasiyla ilgili kendi adiyla anilan Al-hazen (Ibni Haysem´in Avrupa´daki ismi) problemi onun bulusudur. Fârâbî (870-950) sesin fiziki îzâhini yapti. Ibni Karara (?-1100) ilk torna tezgâhi kurdu.
Ilk ucus denemesine Ismail Cevherî (950-1010) giristi, fakat hayatina mal oldu. Hezarfen Ahmed Celebi ise (17.yüzyil) kazasiz belâsiz ucmayi basardi. Taktigi kartal kanatlariyla Istanbul´daki Galata kulesinden Üsküdar`daki Dogancilar´a uctu. Füze türünden icadiyla ilk ucma serefini ise 4. Murad zamaninda yasayan Lagarî Hasan Celebi kazandi. Ucagin öncülügünü 880´da Ibni Firans adindaki bir Islâm âlimi yapti. Kus tüyü ve kumas gecirdigi ucagiyla uzun süre havada kaldi ve süzülerek yere indi. Bati´da ise ancak Orville Wright Kardesler ´in 1903´te bir ucakla ucabildiklarini görüyoruz.
Yer cekiminin Newton tarafindan kesfedildigini saniriz. Oysa ki Râzî´den tutun, Beyrûnî´ye hatta Hâzinî´ye kadar, islâm âlimlerinin, yercekimiyle ilgilendiklerini görüyoruz. Ord.Prof. Ismail Hakki Izmirli, "Islâm Mütefekkirleri ile Garb Mütefekkirleri Arasinda Mukayese" adli eserinin 17. sayfasinda, boslukta cekimin isbatinin Newton´dan önce Râzî tarafindan yapildigini söyler. Abdurrahman Ahmed de "Garb´in Islâm´dan Ögrendikleri" adli eserinin 31. sayfasinda Will Durant´in "The Age of Fatih" eserine dayanarak, Hâzinî´nin yercekimiyle ilgili bir teori ortaya attigini ifade eder. Ahmed Gürkan da "Islâm Medeniyetinin Garb´i medenîlestirmesi" adli esrinin 240.sayfasinda Carra de Vaux´un Les penceurs de L`Íslâme ye dayanarak Beyrûnî´nin yercekimiyle ilgili delillerini ortaya koyar. Bu durum göstermektedir ki, Islâm âlimleri Newton´dan asirlarca önce yercekimini kesfetmisler, bu konuda teoriler ortaya koymuslardir.
Sarkaci saate Galile(1564-1642) den önce Ibni Yunus uyguladi. Hâzinî, Mizânü´l Hikme adli eserinde teraziler hakkinda bilgi verdi, bircok maddenin özgül agirligini, bir kismi günümüzdekine tipa tip uygun olmak üzere hesapladi. Suyun yogunlugunu buldu. Hâzinî havanin yogunlugunu hesapladi. Rüzgârin hiziyla hava yogunlugu arasindaki bagintiyi Torcelli(1608-1647)´den daha önce hesapladi.
Atomda yogun bir enerji bulundugunu, parcalanabilecegini ve parcalandigi zaman da Bagdat´i alt üst edebilecek bir güce sahip oldugunu ilk defa ileri süren, "kimyanin babasi" ünvanini alan Câbîr bin Hayyam (721-805) dir.
Nasirüddin Tûsî´nin talebesi Kutbeddin Sirâzî, Dekart´tan üc yüzyil önce alâimüssemâ (gökkusagi) olayini dogru olarak anlatti. Einstein (1879-1955)´in üzerinde calisma yapip tamamlayamadigi zayif elektromanyetik kuvvetlerin birlesik alan teorisiyle Prof. Abdüsselâm (1926-)1979`da Nobel Armagani aldi.

KIMYA

Kimya denince Câbir hatira gelir. Onun kimyada actigi cigir Priestley ve Lavoisier´den hic de asagiya degildir, hatta daha önemli görülür. Cardano onu dünyanin 12 dâhîsî arasinda sayar. Câbir asirlarca önce kurdugu laboratuvarinda yaptigi calismalar sonucunda bircok asitleri kesfermis, kimyadaki kesif ve buluslariyla ün yapmistir. Doktor oldugu kadar büyük bir kimyager olan Râzî´de sülfürik asiti, saf alkolü elde etmistir. Besir, Brant´tan önce fosforu bulmustur.
Barutu ve topu ilk defa Müslümanlar kullandi. Havan topu Fâtih(1432-1481) ´in kesfidir. Ilk roketi yapanlar da Müslümanlardir.
Kisaca söylemek gerekirse, Viradot´un ifadesiyle: "Müslümanlar kimyaya hizmetleri matematikteki tesirlerinden daha asagi degildi." Onlarin calismalari modern kimyanin temellerini teskil etti.